İLİM TAHSİLİNİN GAYESİ

İlim Tahsilinde Ruhların Mertebeleri, İ. Gazalî (k.s)

عَنْ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ رَضِىَ اللّٰهُ عَنْهُ قَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ: مَنْ طَلَبَ الْعِلْمَ لِيُجَارِىَ بِهِ الْعُلَمَاءَ أَوْ لِيُمَارِىَ بِهِ السُّفَهَاءَ أَوْ يَصْرِفَ بِهِ وُجُوهَ النَّاسِ إِلَيْهِ أَدْخَلَهُ اللّٰهُ النَّارَ.[1]

Kâb b. Malik’ten (r.a.) rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Resûlullah’ın şöyle dediğini duydum:

“Kim ilmi âlimlere karşı böbürlenip öğünmek, cahiller ve sefihlerle tartışmak, yahut halkın teveccühünü kazanmak için tahsil ederse Allah onu ateşe (cehenneme) sokar.”

 

HİKÂYE

Bir kişi Hz. Mûsâ’ya (a.s.) kulluk ediyordu. Hz. Mûsâ onu arıyor bir türlü bulamıyordu. Bir gün bir kişi, boynuna kara ip bağlamış bir domuzu çekerek çıkageldi ve Hz. Mûsâ’ya:

“Ey Mûsâ! Bu domuzun kim olduğunu bilir misin?” dedi. Hz. Mûsâ:

“Hayır.” dedi. Adam:

“Ey Mûsâ! Bu, sana kulluk eder, senden ilim öğrenirdi.” dedi.

Hz. Mûsâ bunu duyunca çok üzüldü ve:

“Yâ Rabbi! Bunu tekrar insan kılığına çevir. Suçunun ne olduğunu sorayım.” dedi. Bunun üzerine kendisine şöyle vahyedildi:

“Ey Mûsâ! Eğer Âdem’den beri yapılan duaların hepsini okursan, isteğini kabul edip, onu tekrar insan suretine döndürürüm. Ama ‘onun suçu nedir?’ diye sorarsan söyleyeyim; din ilmini dünya karşılığında satardı.”

Darîr Mustafa Efendi, 100 Hadis 100 Hikâye (Haz. Doç. Dr. Selahattin Yıldırım-Dr. Necdet Yılmaz), İstanbul: Dârülhadis, 2007, s. 85-86.

——————————————————————————————————————————————————————————————————————-

[1]      Hasendir. Hadis hakkındaki değerlendirmesinde “Bu hasen bir hadistir” diyen Tirmizî, senedinde yer alan İshak b. Yahya b. Talhâ’nın muhaddislerce kuvvetli bir ravi görülmediğini ve hıfzı açısından tenkit edildiğini ifade etmiştir. Keşfü’l-Hafâ’yı tahkik eden Yusuf b. Mahmud el-Hac Ahmed “Hasendir” demiştir. Bu haliyle geçtiği kaynaklar için bk. Tirmizî, İlim 6; İbn Mâce, Mukaddime 23; Dârimî, Mukaddime 34; Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, II, 308; Ziya, el-Muhtâre, (2480); Rabi’, Müsned, s. 34; Benzer bir rivayet için bk. Hâkim, el-Müstedrek, I, 85.