أَحَبُّ اْلأَسْمَاءِ إِلَى اللهِ مَا تُعُبِّدَ لَهُ، وَأَصْدَقُ اْلأَسْمَاءِ هَمَّامٌ وَحَارِثٌ
“En makbul isimler, Abdullah ve Abdurrahman gibi, Cenâb-ı Hakk’a kendileri ile ibadet edilenlerdir. Hemmâm ve Hâris gibi isimler de insan için ne kadar doğru ve ne kadar yakışık alır isimlerdendir.”
Hadîs âlimleri Hemmâm ismini fethalı ve şeddeli olarak okumuşlardır. Bu isim, azim ve gayret sahibi anlamına gelir. Hâris ismi ise kazanan manasına gelmektedir. Şu halde netice olarak, Peygamber Efendimiz Hazretleri’nin isim ile isimlendirilen şeyin uygunluğunu onaylayıp bunu yazıya geçirmelerinden, insanların gayret, şeref ve kazanma üzere yaratılmış olduklarını bizlere öğretmek istediklerini anlıyoruz. Bu nedenle şu soruyu sorabiliriz: Tembel insanların kendilerine gerçek anlamda insan denmesi için “çalışmak” ve “kazanmak” gibi fayda verecek ilaçları tercih etmeleri zarûrî değil midir?
Mehmed Ârif Bey, BİNBİR HADÎS-İ ŞERİF ŞERHİ (Prof. Dr. Selahattin Yıldırım), İstanbul: Dârülhadis, 2013, s. 64-65