عَنِ ابْنِ عُمَرَ رَضِىَ اللّٰهُ عَنْهُمَا أَنَّ النَّبِىَّ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ: الظُّلْمُ ظُلُمَاتٌ يَوْمَ الْقِيَامَةِ.
İbn Ömer (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Zulüm, kıyamet günü zulümattır” buyurdu.
HİKÂYE
Hârun Reşid’e izafeten anlatırlar: Bir kişiyi zindana attı. Bir süre sonra huzuruna çıkardılar. Bulunduğu yerden memnun olup olmadığını sordu. Adam:
“Çok hoş, çok iyi, çok yüce bir yerim var.” dedi. Halife şaşırdı ve:
“Nasıl yani?” diye sordu. Adam:
“Şöyle ki; sen bana zulmettin, ben sabrettim. Allah Teâlâ; ‘ben sabreden kullarımla beraberim’ buyurdu.” dedi. Halife:
“Ne istersen dile. Yerine getireyim.” dedi. Adam:
“Kendine hayrı olmayandan ben ne isteyim?” dedi. Harun Reşid:
“Nasıl?” diye sordu. Adam:
“Şöyle ki; sen kendi nefsine laneti revâ gördün. Allah Teâlâ; ‘Allah’ın laneti zâlimler üzerinedir’ buyurur. Sen bana zulmettin. Zindana koydun. Laneti kendi üzerine çektin.” dedi.
Harun Reşid bu sözleri duyunca çok ağladı. O adama bir çok şey vererek zindandan çıkardı.
Darîr Mustafa Efendi, 100 Hadis 100 Hikâye (Haz. Doç. Dr. Selahattin Yıldırım-Dr. Necdet Yılmaz), İstanbul: Dârülhadis, 2007, s. 106-107.